“Bekârlık sultanlıksa, ilişkiler hâlâ neden Netflix paketine benziyor: pahalı ama vazgeçemiyoruz?”
Yalnızlık: Seçim mi, Sistem Hatası mı?
- “Ekonomik bağımsızlık kazandım ama duygusal yükü tek taşıyorum.”
- “Kariyerimi kurdum ama senkron olmak zorlaştı.”
- “Bağ kurmak istiyorum ama kimse bağlanmak istemiyor.”
Yalnızlık bazen bir tercih değil; yorgunluk ve doygunluğun birleşimidir.
Sosyal Psikolojinin Yorumu: Kriter Çok, Samimiyet Az
Kriter listeleri uzadıkça havuz genişler gibi görünür ama pratikte tahammül azalır. Herkes birini arıyor; kimse birbirine katlanmak istemiyor:
- “İlişki istiyorum ama alanımı koruyarak, incinmeden…”
- “Beni tamamlasın ama değiştirmesin.”
- “Bağlansın ama bağımlı olmasın.”
Kültürel Dönüşüm: İlişki mi, Proje Ortaklığı mı?
Yeni nesil ilişkiler, duygusal partnerlikten çok “hayat ortaklığı projesi” gibi yürütülüyor: zaman, emek, enerji, değerler, sosyal çevre, “Instagram uyumu”…
- Partner değil, “uyumlu sistem dosyası” aranıyor.
- Sevgi değil, “sorunsuz kullanıcı deneyimi” hedefleniyor.
- “Ben olmadan biz olmaz” deniyor ama herkes öncelikle kendi “ben”ini optimize ediyor.
Peki, Mecbur muyuz?
Hayır. Ama bazen duygusal yoksunlukla ekonomik gerçekler el sıkışıyor. Özgürüz ama kalabalıklar içinde yalnızız. Seçenek çok ama seçim zor; her şey elimizin altında ama kimse içimize dokunmuyor.
Levâic Yorumu
Levâic, partner seçimini duygusal zekâ, ilişki yetkinliği ve toplumsal gerçeklikler bağlamında ele alır. Flört artık rastlantı değil, bir karar süreci. Bu süreçte yalnızca “kiminle olmak istiyorum?” değil; aynı zamanda “kendimle ne durumdayım?” sorusunun cevabı da gerekir.
Have FUN! Dipnot mizahı: Bekârlık sultanlıksa, ilişkiler neden hâlâ Netflix paketine benziyor? Pahalı, bazen sinir bozucu ama yine de vazgeçemiyoruz.