Modern dünyada 35+ yaş erkekler için ilişki kurmak, evlilik düşünmek ve baba olmak; toplumsal roller, kişisel özgürlük ve ekonomik gerçeklikler arasında giderek daha karmaşık bir dengeye dönüşüyor.
“Artık evlenmen lazım” Baskısı
Toplumsal roller hâlâ net: “Kadın 30’una kadar evlenmeli, erkek ise 35’ine kadar.” Bu çerçevenin dışına çıkan bireyler çevreleri tarafından sorgulanıyor. Erkekler için baskı daha dolaylı: “Ne zaman adam olacaksın?”, “Hâlâ mı yalnızsın?” gibi cümleler bir anlamda “artık evlen ve sorumluluk al” çağrısı. Fakat günümüz erkeklerinin önemli bir bölümü bu baskıyı itici buluyor; çünkü hayat artık yalnızca “bir yuva kurmak”tan ibaret değil.
Ekonomik Güvencesizlik ve Nafaka Kaygısı
Erkeklerin evlilikten kaçışındaki belirgin faktörlerden biri ekonomik belirsizlik. Barınma, çocuk, yaşam masrafları derken evliliğin maddi karşılığı oldukça yüksek. Üstelik boşanma hâlinde süregelen nafaka yükümlülüğü birçok erkeği psikolojik olarak tedirgin ediyor.
Boşanmış ve çocuk sahibi olmuş erkekler için tablo daha karmaşık. Nafaka ödemeleri, çocukla ilgilenme sorumluluğu ve eski eşle sürdürülen iletişim, yeni bir ilişkiye adım atmayı duygusal açıdan zorlaştırıyor. Bu erkeklerin pek çoğu “Bir kez daha aynı süreci yaşamak istemiyorum” diyerek ciddi ilişkilerden uzak duruyor.
Öğrenmeye Kapalı Olmak ya da Öyle Büyütülmek
Birçok erkek; duygusal farkındalık, öz bakım, çatışma yönetimi, empati gibi ilişki yetkinlikleri gelişmeden yetişiyor. Bu beceriler eksik olduğunda ilişki, “özgürlük alanına tehdit” gibi algılanabiliyor. Duygusal gelişim için destek aramak da hâlâ pek çok erkek için “zayıflık göstergesi” olarak görülüyor. Sonuç: değişime ve dönüşüme kapalı kalmak.
40 Yaş Sonrası: Sorumluluktan Kaçış Başlıyor
40 yaşla birlikte pek çok erkek belirli yaşam alışkanlıklarına yerleşiyor: uzun süredir yalnız yaşamak, kariyerde belli bir noktaya gelmek, sosyo-ekonomik bağımsızlık ve güçlü bireysel tercihleri sürdürmek. Bu noktada bir partnerin hayata dâhil olması yalnızca aşk değil, rol ve sorumluluk değişimi demek. “Zaten başımı sokacak evim var, kendime yetiyorum; neden başkasının sorumluluğunu alayım?” sorusu içten içe büyüyor.
Kültürel Roller: Erkek Olmanın Zorluğu
Erkeklik, pek çok toplumda hâlâ “sorumluluk almak, güçlü durmak, duygusal olarak az konuşmak ve dışarıya ‘hallederim’ mesajı vermek” ile tanımlanıyor. Bu roller içinde büyüyen erkekler için duygusal açıklık, kırılganlık ve bağ kurmak “feminenleşmek” ile özdeşleşebiliyor. Oysa gerçek bağ, duygusal açıklık ile kuruluyor.
Bu kalıplar altında ezilen erkekler, içten içe ilişki isteseler de bu bağlara kendilerini açıkça sunmaktan korkuyor. Çünkü “ilişkiye yatırım yapmak” görünür olmak demek; görünürlük ise kırılganlık ihtimali.
Boşanmış Erkekler: Aynı Hikâyeye Dönmek İstemiyorlar
Boşanmış, çocuk sahibi erkekler arasında tekrar evlenme isteği giderek düşüyor. Bunun arkasında yalnızca ekonomik kaygılar yok; “başaramadım” hissi, travmalar, güven problemleri ve yeni bir kadına (ve ailesine) karşı sorumluluk alma endişesi de var. Yeni bir ilişki onlar için sadece romantik bir adım değil; geçmişle yüzleşmek, yeniden emek vermek, yeniden bağ kurmak anlamına geliyor.
Peki Çözüm Nerede?
Tek bir reçete yok. Ancak duygusal yetkinliklerin geliştirilmesi — empati, bağlanma, duygu regülasyonu, sorumluluk alma, çatışma yönetimi gibi beceriler — hem erkeklerin hem kadınların daha doyumlu ilişkiler kurmasına zemin hazırlar. En önemlisi, gelişime açık ve gönüllü olmak.
Bu nedenle 35+ erkeklerin kendi iç dünyalarına bakması, duygusal ihtiyaçlarını fark etmesi ve “ilişki kurma kapasitesi” üzerine çalışması; yalnızca bireysel değil, toplumsal düzeyde de bir dönüşüm yaratabilir.
Kaynakça
- Baumeister, R. F. (2005). Cultural Animal: Human Nature and the Need for Social Order.
- Zimbardo, P. G. (2012). The Demise of Guys.
- TÜİK (2023). Evlilik ve Boşanma İstatistikleri.
- Giddens, A. (1992). The Transformation of Intimacy.
- Levâic İlişki Yetkinlikleri Modülü (2025).
Levâic ile Adım At
İlişki yetkinliklerini görünür kılmak için Levâic İlişki Yetkinliği Analizi’ni deneyin. Duygu regülasyonu, empati, sınır çizme ve çatışma yönetimi gibi alanlarda kişisel rapor alarak gelişim yol haritanızı oluşturun.
Levâic – Kendi İlişki Haritanı Çiz. Güçlü görünmekten öte, gerçekten güçlü bağlar kurmayı seç.