Birlikte gülmeyi unutmayan çiftler, kavga etse bile kolay barışır.
Her ilişki zaman zaman tartışmalarla sınanır. Ancak önemli olan kavganın olup olmaması değil, nasıl yönetildiğidir. Tartışmalar, iki insanın sınırlarını, ihtiyaçlarını ve kırılganlıklarını fark ettiği alanlardır. Bu rehber, anlaşmazlıkları yıkıcı değil yapıcı hale getirmenin, savaşmak yerine sarılmayı tercih etmenin yollarını mizahi ve uygulanabilir adımlarla sunuyor.
- Mizah Kullanmak: Kavgayı Karikatüre Dönüştür
Tartışmanın ortasında sinirler gerilir, kelimeler dikenlenir. Tam o anda biri şöyle dese:
“Kavga etmeyelim, üstünü giyin çıkalım. Dondurma yiyelim, sinirleri soğutur.”
İşte bu, tansiyonu düşüren bir “duygusal şakalama” yöntemidir.
Mizah, savunma duvarlarını yıkar, sinir sistemini rahatlatır. Tabii ki dalga geçmek değil, birlikte gülünecek bir alan yaratmaktan söz ediyoruz. Tartışma ilerlemeden ortak bir “gülme hafızası” devreye girerse, bağ yeniden güçlenir. Zira gülen beyin, düşman üretmez.
- “Cool Down” Molaları: Sessizliğe Saygı
Bazen taraflar birbirini duyamaz hale gelir. İşte tam bu noktada “cool down” yani soğuma molası şart. 15-20 dakikalık bireysel alan, her iki tarafın da kendi duygularını regüle etmesine olanak tanır. Bu sırada birbirinize “seni dinlemeye hazırım ama birazdan” diyerek sınırlar koymak, hem yapıcıdır hem saygılı.
Soğuma molası kaçış değil, hazırlanma sürecidir. Konuya yeniden döndüğünüzde kelimeler daha sakin, niyet daha berrak olur.
- Sarılma Ritüeli: Tartışmanın Sonu Sarılmayla Bitsin
Tartışmanın sonunda, kararla ya da kararsızlıkla ayrılmış olabilirsiniz. Ancak bitirişin bir teması olmalı: Sarılmak.
Fiziksel temas, oksitosin salgısını artırır. Beyne “tehlike geçti” sinyali gönderir.
Sarılmak, “hala buradayım” demektir.
Kural şu olabilir: Tartışma ne kadar yoğun olursa olsun, sonunda 20 saniyelik bir sarılma. Bu fiziksel temas, ilişkinin hâlâ güvenli bir yer olduğunu gösterir.
- Cümleye “Ben” ile Başlamak: Suçlamadan Anlatmak
“Sen zaten hep böyle yapıyorsun” yerine
“Ben bu durumdayken kendimi yalnız hissediyorum” demek, savunma mekanizmasını değil empatiyi tetikler.
Kavgalarda dil önemli bir araçtır. Sizi duygularınızla görünür kılan her cümle, karşınızdakine “seninle savaşmıyorum, kendimi anlatıyorum” mesajı verir.
- Kavga Sonrası Keyif Molası: Kahve, Çay, Yürüyüş
Tartışmadan sonra kalp atışları hâlâ hızlıysa, birlikte bir kahve içmek ya da yürüyüşe çıkmak harika bir geçiş ritüeli olabilir. Bedeni sakinleştirmenin en kolay yollarından biri rutine dönmektir.
Üstelik bu anlar, “seninle kavga etsem de birlikte olmaya değer veriyorum” mesajını da içinde taşır.
Sonuç: Anlaşmazlık, savaşmak zorunda olduğumuz bir alan değil. Eğer ilişkiyi bir dostluk olarak da görüyorsak, savaş alanı değil oyun sahası kurmalıyız.
Ve evet, kavga bir doğa olayıysa; sarılmak, onun gökkuşağıdır.
Levâic App ile Ne Yapabilirsiniz?
Bu tür ilişki çatışmalarına dair duygu düzenleme, sağlıklı iletişim ve ilişki ritüeli oluşturma konularında:
- İlişki Yetkinliği analizleri,
- Kişiye özel danışmanlıklar,
- Growth videoları ve gelişim içerikleri ile destek alabilirsiniz.
İlişkilerinize huzur, mizah ve şefkat katmak istiyorsanız; savaşmayın, sarılın.




















